Bir Yeme Bozukluğu 2: Bulimia Nervoza

Selam Kızlar! Bir süre önce, ilk yeme bozukluğu konumuz olan ‘Anoreksiya Nervoza’dan bahsetmiştik.

Bu blog yazımızda ise, manken hastalığı olarak da bilinen ‘Bulimia Nervoza’ Hakkında sizlere ayrıntılı bilgiler sunacağız!

Bulimia Nervoza, tıpkı Anoreksiya Nervoza gibi sağlık açısından oldukça ciddi bir yemek bozukluğu türüdür. Anoreksik kişilerin aksine bulimik kişiler normal kiloda veya fazla kiloya sahip olabilirler. Bulimik kişiler, özellikle ergenlik dönemlerinde fazla kilolarını kafalarına takarlar ve kilo konusunu tamamen bir takıntıya dönüştürürler.

Bulimia Nervoza yeme bozukluğuna sahip kişilerin hayatlarındaki en büyük korkusu kilo almaktır.

Bu sebeple bulimik kişilerin hayatı tamamen diyetten ve yeme ataklarından ibarettir. Günün belli saatlerinde kilo alma korkusu sebebiyle kalori değeri taşıyan hiçbir şey yemezken, atak anlarında bir seferde 10.000 kalori kadar yiyeceği çok kısa bir sürede yerler ve daha sonrasında yoğun pişmanlık duyarak kendilerini kustururlar.

Genellikle yüksek sosyo-ekonomik düzeydeki ailelerde görülen bu durum; şişmanlıktan korkulması, genç kızlarda mankenlere özenti, gelişim sorunları, psikolojik etmenler nedenler arasındadır.

Yeme bozuklukları, yediğinden suçluluk duyarak kusma, tiksinerek yememe veya bir daha yiyemeyecekmiş gibi aşırı yemeden dolayı açığa çıkmaktadır.

Bulimia Nervoza; yiyecekten çok, derin psikolojik meseleler ve yoğun bir kontrolsüzlük duygusudur. Atak anlarında gerçekleşen yeme-çıkarma olayı ağırlaşabilir, daha sık ve kontrolsüz bir hale gelebilir. Kişilerin bu atak dönemleri, psikolojik sorunları çözemeyeceklerini düşünmelerinden ve kilo takıntıları olmasından da kaynaklanmaktadır.

Kustuktan sonra kendilerini rahat hissedeceğini düşünürler ve bilerek çok fazla yemeye başlarlar. Çünkü nasıl olsa yedikten sonra kusacaklardır…

Bulimiklerin kendilerine güvenlerini yitirmiş kişiler oldukları da unutulmamalıdır. Kendilerini vücut ölçüleriyle kanıtlamaya ve sevdirmeye çalışırlar. Ne kadar zayıf olurlarsa o kadar takdir edilecekleri düşüncesi kanısındadırlar.

Daha çok genç kızlarda görülmekle birlikte aktör, manken, hostes ve dansöz gibi dış görüntüsü ön planda olan mesleklerde de ve son zamanlarda erkeklerde de görülebilmektedir.

Yeme bozukluğu olan kişilerde homoseksüellik, aseksüellik, depresyon, ünsiyete, kişilik bozuklukları ya da uyuşturucu madde kullanımı daha sık görülmektedir.

Vejetaryenler, atletler ve ölümcül kronik hastalığı olanlarda da yeme bozukluklarına sık rastlanır. Kalıtsal faktörler, yetiştirilme özellikleri, kültürel ve biyolojik özellikler kişinin yeme bozukluğu geliştirmesine önemli katkılarda bulunur.

• Genel anlamda yeme bozuklukları, beyinde kalıcı hasarlar bırakabilmekte ve kilo kaybıyla birlikte beyin kütlesinde de azalma ve beyindeki kimyasal reaksiyonlarda değişiklik olabilmektedir.
• Bulimik kişilerin yeme atağı anlarında, mide kapasitesinin çok daha üzerinde bir yemek tüketme durumu olduğundan mide spazmları ile karşılaşılabilir.
• Bulimik kişilerin kendilerini zorla kusturma sırasında, zorlanmaya bağlı beyin kanamaları ve kalp krizi geçirme riski oldukça artar.
• Bu kişiler bir süre sonra istemese dahi kusmaya başlar çünkü mideleri ters peristaltik harekete alışmıştır. Kişi bir süre sonra içtiği suyu dahi midesinde tutamaz hale gelir ve kısa sürede besin yetersizliğine bağlı ölüm gerçekleşir.
• Vücut, ihtiyacı olan besin değerlerini yeteri kadar alamadığı için; bulimik kişilerde saç dökülmesi, tırnak kırılması, cildin solgun ve cansız görünmesi, kemik yoğunluğunun azalması, aşırı halsizlik, gözlerin sararması ve tansiyon düşüklükleri görülebilir.
• Bulimia Nervoza, vücudun çok hızlı bir şekilde çökmesine neden olur ve sonucunda ölüm kaçınılmazdır.

• Bulimik kişiler kendini iyi hissetmediği, karmaşa ve stres içerisinde olduğu zamanlarda veya diyetlerden sonra aşırı açlık duygusunu normal insanlardan daha yoğun olarak yaşarlar.
• Bir kişi uzun süre yemek yemiyorsa, daha sonra kıtlıktan çıkmışçasına aşırı kalori alıyorsa burada bulimia nervozadan bahsedilebilir.
• Aynı şekilde yeme atakları sonrasında yoğun bir pişmanlık duyulur, tuvalete gitme ve ortadan kaybolma durumu sıklıkla görülür.
• Bazı bulimik tiplerinde kilo alma korkusuyla yoğun bir şekilde bağırsak söktürücü ilaçlar kullanımı da görülebilir.
• Bulimik kişiler, yeme bozukluğu hastası olduklarını asla kabul etmezler çünkü bu durum aynı zamanda ciddi bir psikolojik sorundur.

Bulimia nervozanın tedavisi oldukça zordur. Kısa sürede kişiyi ölüme götürebileceğinden, mümkün olan en kısa sürede profesyonel yardım alınmalıdır.

En iyi tedavi yöntemi tıbbi, psikolojik ve beslenme konsültasyonunu içeren kombine bir çalışma ile gerçekleşmektedir.

Tedavi süreci birkaç aydan birkaç yıla kadar sürebilir. Ancak tedaviden sonra da tekrarlayabilmesi hala bir sorun olmaya devam etmektedir.