Muz, oldukça lezzetli ve sağlıklı bir meyvedir. Lif açısından oldukça zengin olan muz, sakaroz ve glikoz içerir ve vücudu besler. Muz, B1, B2, B6, C, D ve E vitaminlerini de içerir. Ayrıca sadece formda kalmak için enerji vermez, birçok hastalığı da önler.

MUZUN FAYDALARI NELERDİR?

Muz depresyondan korur: Depresyon geçiren kişiler arasında yeni yapılan bir ankette, bu kişilerin çoğunun muz yedikten sonra daha iyi hissetmeye başladığı saptanmıştır. Bunun nedeni ise muzun, vücutta serotonine (kişiyi rahatlatan ve genellikle mutlu hissettiren etkiye sahiptir) dönüştürülen bir protein olan triptofan içermesidir.

PMS (Adet öncesi sendromu): Hapları unutun, muz yiyin! İçerdiği B6 vitamini kan şekeri düzeyini düzenler, bu da adet öncesi sendrom döneminde kişinin ruh halini değiştirebilir.

Anemi (kansızlık) : Muz, kandaki hemoglobin üretimini canlandırır ve anemi durumunda yardımcı olur.

Tansiyon: Bu eşsiz tropik meyveyi tansiyonu yenmede mükemmel kılan şey, son derece yüksek potasyum ve düşük tuz içermesidir.

Beyin gücü: İngiltere’deki bir okulda yapılan araştırmada; 200 öğrenci sınavları boyunca kahvaltıda, molada ve öğle yemeğinde muz tüketti. Araştırma; potasyum dolu bu meyvenin, öğrencileri daha zinde tutarak öğrenmeyi desteklediğini gösterdi.

Kabızlık: Muz içeren bir diyet, la  ksatiflere (bağırsak çalıştırıcı ilaçlar) başvurmaya gerek kalmadan, normal bağırsak hareketini yeniler.

Akşamdan kalma hali: Akşamdan kalma halinden kurtulmanın en çabuk yollarından biri, balla tatlandırılmış bir muzlu milkshake yapmaktır. Muz, mideyi yatıştırır. Süt sisteminizi yatıştırıp vücudunuzu yeniden hidrate ederken mide de balın yardımıyla, tükenen kan şekeri düzeyini toparlar.

Ülser: Muz, yumuşak dokusu ve pürüzsüzlüğü nedeniyle bağırsak bozukluklarına karşı diyet gıda olarak kullanılır. Midedeki aşırı ekşimeyi etkisizleştirir.

Isı kontrolü: Birçok kültürde serinletici bir meyve olarak görülen muz, anne adaylarının fiziksel ve duygusal sıcaklığını düşürücü etkiye sahiptir. Örneğin Tayland’da, hamile kadınlar bebeklerinin serin ısıyla doğmalarını sağlamak için muz yerler.

Mide ekşimesi: Muzun, vücut üzerinde doğal bir antiasit etkisi vardır. Eğer mide ekşimesi çekiyorsanız, yatıştırmak için bir tane muz yemeyi deneyin.

Sabah bulantısı: Öğünler arasında yenilen muz, kan şekeri düzeylerini yukarıda tutar ve sabah bulantısını önlemeye yardımcı olur.

Sivrisinek ısırıkları: Böcek ısırığı kremine ulaşmadan önce, ısırıktan etkilenen bölgeyi muz kabuğunun içiyle ovmayı deneyin. Birçok kişi bu yöntemi, şişmeyi ve tahrişi azaltmada şaşırtıcı derecede başarılı buluyor.

Sinirler: Muz, yüksek seviyede B vitamini içerir; bu da, sinirleri yatıştırmaya yardımcı olur.

Aşırı kilo: Avusturya Psikoloji Enstitüsü’ndeki çalışmalarda, iş yerindeki baskının çikolata ve cips gibi rahat gıdaları yemeye neden olduğu saptanmıştır. Araştırmada, panikten kaynaklanan iştah artışını önlemek için kan şekeri düzeylerimizi kontrol etmemiz gerektiği ve her 2 saatte bir yüksek karbonhidratlı gıdalardan atıştırarak, seviyeyi sabit tutmamız gerektiği sonucuna varılmıştır. Tüm bu nedenlerden dolayı muz, hastalıklar için doğal bir ilaçtır. 1 elma ile kıyaslandığında muz; 4 kat protein, 2 kat karbonhidrat, 5 kat A vitamini ve demir, 3 kat fosfor ve 2 kat daha fazla diğer vitamin ve mineralleri içerir. Ayrıca potasyum bakımından da zengin olan bu meyve, en değerli gıdalardan biridir.

Enfeksiyon: Grip, nezle gibi enfeksiyonlara karşı vücudu korur.

Kalp: Kalp kaslarını güçlendirir ve mide hastalıklarına iyi gelir.

Sindirim: Sindirim bozukluklarını düzenler ve kandaki kolestrol oranını düşürür.

Cinsellik: Muz, seks sırasında erkeğin enerjisini artırarak cinsel gücü artırır. Muz bromelain isimli bir enzim içerir. Bu enzim cinsel gücü ve libidoyu yükseltir. İyi bir B vitamini kaynağı olan muz, cinsel ilişki sırasında vücudun enerjisini yukarıda tutar.

Saç: Saçların kırılmasını önler.

Cilt: Cilt kanseri ve cildin kansere karşı olan mücadelesi sırasında muz büyük katkıda bulunur. Bu arada muz, cilt üzerinde bulunan siyah lekelerden kurtulmada da etkili olduğu biliniyor.

Blog Yazısını Paylaşın!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir